Tunceli’de bulunan Munzur Üniversitesi, ağırlıklı olarak kız öğrencilerin eğitim gördüğü iki bölümünü Hozat ilçesine taşıma kararı aldı. Hozat’a taşınan bölümlerde öğrenim gören öğrenciler, kampüs merkezi ile Hozat arasında 1,5 saatlik, virajlı ve tehlikeli dağ yollarında servisle okula gidip gelmek zorunda kalırken karara tepki gösterdi. Söz konusu kararın, kış aylarındaki zorlu hava koşullarında öğrenciler için hem fiziksel hem de psikolojik bir tehlike oluşturduğuna dikkat çekilirken Hozat’ta konaklama seçeneği sunulduğu ve bunun da güvenlik sorunları beraberinde getirdiği belirtildi.
SADECE GÜNDE 1 ÖĞÜN YEMEK VERİLİYOR
Öğrenciler, Hozat’ta bulunan pansiyonlarda yetersiz koşullarda, güvenlikten yoksun bir biçimde konaklarken pansiyonlarda baskı ve manipülasyon altında olduklarını ifade etti. Öğrencilerin, kapılarını kilitleyerek uyumak zorunda kaldıkları ifade edilirken bu yerlerde yalnızca günde bir öğün yemek verildiği, dolayısıyla öğrencilerin temel beslenme ihtiyaçlarının karşılanmadığı vurgulandı.
SERVİS ÜCRETİ TALEP EDİLİYOR
Üniversite, öğrencilerden her ay 3 bin 750 TL servis veya yurt ücreti talep edildiğine dikkat çekilirken bu masraf, öğrencilerin büyük bir kısmı için bir yük haline geliyor. Birçok öğrenci okulu bırakmak zorunda kalırken eğitim hakları baltalanıyor.
YANLIŞ KARARIN İNSAN HAKLARINA VE YASALARA AYKIRI YÖNLERİ
Eğitim Hakkının Engellenmesi: Öğrencilerin eğitimlerini sürdürmesini zorlaştıran bu karar, Anayasa’da güvence altına alınmış eğitim hakkını ihlal etmektedir.
Güvenlik Sorunları: Hozat’a ulaşımda kullanılan yolların tehlikeli yapısı ve pansiyonlardaki güvenlik zaafiyeti, öğrencilerin fiziksel ve psikolojik güvenliğini tehdit etmektedir.
Sağlık ve Beslenme Hakkının İhlali: Günde yalnızca bir öğün yemek verilmesi, gençlerin sağlıklı yaşam hakkını açıkça ihlal etmektedir.
Ekonomik Eşitsizliği Derinleştirme: Yüksek masraflar nedeniyle, maddi durumu yeterli olmayan öğrenciler dezavantajlı hale gelmekte ve eğitimden uzaklaştırılmaktadır.
Kadın Öğrencilerin Hedef Haline Getirilmesi: Taşınan bölümlerin ağırlıklı olarak kadın öğrencilerden oluşması, bu grubu daha savunmasız bir hale getirmekte ve toplumsal cinsiyet eşitliğini tehdit etmektedir.
